Diyabet ya da halk arasında yaygın ismiyle ‘Şeker Hastalığı’; pankreasın vücut için yeterli miktarda insülin üretememesi ya da ürettiği insülinin vücut tarafından etkili bir şekilde kullanılamaması sonucunda ortaya çıkan ve kanda yüksek glikoz ile karakterize bir hastalıktır.
Sağlık Bakanlığından alınan verilere göre Türkiye’de 6.5 milyon kişinin diyabetle veya diyabetin komplikasyonlarıyla uğraştığı bilinmektedir. Ayrıca dünyada 265 milyon kişinin diyabetik olduğu tahmin edilmektedir. Bu sayıların günümüz için değerleri böyle olsa da diyabet prevalansının da artması beklenmektedir.
Diyabet Hastalığının pek çok çeşidi olsa da en çok görüleni Tip1 ve Tip2 diyabettir. Tip 2 diyabet ülkemizde en sık görülen diyabet tipidir. Diyabet hastalarının %90’ını tip 2 diyabet oluşturmaktadır.
Tip 2 diyabette pankreas insülin üretir fakat vücut ağırlığındaki fazlalık,vücut hücrelerinin ve dokuların insülini kullanmasını önler.Bu durum insülin direnci olarak adlandırılır.
Tip 1 diyabet yüksek oranda genetik olarak gelişmektedir. Tip 2 diyabet ise aşırı kilo ve obezite, sedanter ya da bir diğer tabiriyle hareketsiz yaşam tarzı, yaşlılık, stres vb. durumlardan kaynaklanmaktadır. Yine kanda kolesterol değerleri bozulmuş kimselerde ve hipertansiyonu olanlar da tip 2 diyabet gelişmektedir.
Genelde zaman içinde yavaş yavaş ortaya çıkmaktadır.
Tip 2 diyabette hastaya uygulanacak tedavi,hastalığın durumuna ve seyrine göre değişiklik göstermektedir. Tedavi genellikle şöyledir; diyabete bağlı olarak hastanın boy, kilo,yaş,kan değerleri ve yaşam tarzına göre kişiye özel diyet ve egzersiz programı ve insülin-ilaç tedavisi olarak gerçekleşir. Medikal tedavilerin hasta için yeterli gelmediği durumlarda ise cerrahi tedavi uygulanmaktadır.
Kanda glikoz miktarını hızlı bir şekilde arttıran besinlere glisemik indeksi yüksek besinler denilmektedir.
Glisemik indeksi yüksek yiyeceklerin vücutta gözlenen etkileri:
Glisemik indeksi yüksek besinler örnek verecek olursak ; beyaz ekmek, beyaz pirinç, kurabiye, kahvaltı gevrekleri, makarna, karpuz, kavun, mısır,işlenmiş şekerli tatlılar, patates gibi besinlerdir.
Düşük Glisemik İndeksli besinler tüketildiğinde ise;
Düşük Glisemik İndeksli Besinler: Yulaf, Arpa, Tereyağı, Zeytinyağı, Brokoli, Süt, Yumurta, Deniz ürünleri, Balık, Fındık, Ceviz, Baharat, Hindistan cevizi, Sebze çorbası, Çok sayıda meyve,Nohut, Fasulye, Mercimek, Bulgur, Bezelye, Soya fasulyesi gibi besinlerdir.
Özellikle insülin kullanan tip 1 ve tip 2 diyabetli hastalar sabah kahvaltısı, öğle yemeği ve akşam yemeği olarak üç ana öğüne ek olarak bu öğünler arasında ve gece yatmadan önce üç ara öğün olmak üzere toplam altı öğün beslenmesi gerekmektedir.
Ara Öğün Tercihlerinde sadece karbonhidrat içeren besinler tüketmek o andaki kan şekeri düzeyine bağlı olarak öğlen yemeğine doğru hipoglisemi riski oluşturabilmektedir. Bu nedenle tüketilen besinlerin yanına ek olarak düşük yağlı süt, yoğurt, ayran veya peynir gibi protein içeren bir yiyecek ilave etmek faydalı olabilir.
Posa ve lif yararlanımının artmasını sağlamaktadır.
Diyabet hastaları için bilinen en temel bilgilerden biri de şekerden uzak durmalıdır. Ancak şeker tüketimini kısıtlamakta güçlük çeken bir bireyseniz şeker yerine tatlandırıcılar tercih edebilirsiniz. Tatlandırıcıların fazla tüketimi diyare gibi sorunlara neden olabileceği için her gıda da olduğu gibi tatlandırıcı tüketimi miktarına da dikkat edilmelidir.
Diyabetli kişiler için hareketli yaşam önem taşımaktadır. Ancak besin miktarı yetersiz kaldığında ve hareket ile fazla enerji kaybı gerçekleştiğinde bu durum hipoglisemiye yol açabilecektir. Bu nedenle bu kişiler egzersiz yaptıklarında bu yaptıkları egzersiz çeşidine ve miktarına bağlı olarak beslenmelerini de ayarlamaları gerekmektedir. Bunun için diyabetli hastaların uzman görüşünden yararlanmasında fayda vardır.
Diyabetli ya da İnsülin Direnci Yüksek olan bir bireyseniz kilo kaybetmekte güçlük çekebilirsiniz. Bu nedenle diyabet ve insülin direncine uygun bir beslenme programı ile bu sürecin kolaylaşmasını sağlayabilirsiniz. Kilo vermek ayrıca kan şekeri kontrolünün sağlanmasına, insülin direncinin çözümlenmesine yardım eder. Diyetisyen kontrolünde hem kilo problemlerinizden hem de diyabet rahatsızlığından kurtulmak isterseniz kliniğimizin hizmetler kısmını inceleyebilirsiniz.